Ünlü bilim insanı Leonardo da Vinci’nin hayat hikâyesini okursanız farklı alanlarda yaptığı çalışmaları görürsünüz. Bu bilgiler ışığında Vinci’nin filozof, astronom, mimar, mühendis, matematikçi, heykeltıraş, yazar hatta müzisyen olduğunu söyleyebilirsiniz. Başka bilim insanlarının da yaşamları boyunca neler yaptığını araştırırsanız aynı çeşitliliği onlarda da bulabilirsiniz. Belki çok yakınınızdaki biri de bu durumu size çağrıştırabilir. O da çevrebilimci, matematikçi, tarihçi, yazar ve ünlü bir yüzücü olabilir. Ya da biyolog, kimyager, çiftçi aynı zamanda iyi bir veri uzmanı olabilir. Hepsi hem şaşırtıcı hem de heyecan verici örnekler!
Peki, tek bir disiplin yerine farklı disiplinlere odaklanmak yaşantımızda nasıl bir değişim yaratır? Düşünme yeteneğimizi geliştirebilir, karşılaştığımız problemlere farklı çözüm yolları bulabiliriz. Ayrıntıları daha iyi fark eder, hızlı düşünür ve farklı yeteneklerimizi ortaya çıkarabiliriz.
Farklı alanlara duyduğumuz ilgiyi, araştırma ve sorgulamayla geliştirebilir, çok yönlü ve donanımlı bir kişi hâline gelebiliriz. Böylece son dönemde sıkça bahsedilen “hayat boyu öğrenmeye” yatkın bireyler olabiliriz.
2020 yılına henüz girdiğimiz şu günlerde bahsettiğimiz bu becerilere her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. İklim değişikliği, çevre problemleri, nüfus artışı, teknolojinin etkileri gibi pek çok konuyu düşündüğünüzde, farklı disiplinlerde çalışan insanların birbirinin dilinden daha iyi anlaması gerektiği ortaya çıkıyor. Bir çevrebilimci, matematikçi, sosyolog ve yazılım uzmanının birlikte aynı projede çalışması buna örnek gösterilebilir.
21. yüzyıl eğitim anlayışı da en az bir alanda derinlemesine uzmanlaşmayı gerektirirken diğer alanlarda da bilgi ve yetenek sahibi olmayı kaçınılmaz kılıyor. Üstelik bilişsel becerilerin yanı sıra empati kurabilen, iletişim becerilerine sahip, takım çalışmasına uyumlu, sorumluluk sahibi ve sosyal zekâya sahip bireylerin yetiştirilmesini de öngörüyor.
Bu bakış açısıyla düşündüğünüzde eğitim öğretimde ne tür çalışmalar yapılabilir? Hangi programlar uygulanabilir? Etkililik nasıl sağlanabilir? Çocuklara bunu hangi yolla aktarabiliriz?
Geçmişten günümüze eğitim alanında yapılan çalışmaları incelediğinizde, eleştirel düşünme becerilerinin ön planda tutulduğunu, yaşantıya dayalı öğrenme ortamlarının ve disiplinler arası öğretim programlarının üzerinde önemle durulduğunu görebilirsiniz. Konfüçyüs’ten, John Dewey’e, Piaget’ten günümüze kadar pek çok eğitimci her zaman daha iyi bir eğitim modeli arayışı içinde olmuş, öğrenme ve öğretim modelleri sunmuşlardır. Bunlardan biri de disiplinler arası öğretim yaklaşımıdır.
Peki, disiplinler arası öğretim nedir? Nasıl planlanır ve uygulanır? Avantajları nelerdir?
Disiplinler arası öğretim yaklaşımı, konu alanlarının belirli kavramlar etrafında anlamlı bir biçimde bir araya getirilmesidir (Yıldırım, 1996). Temel olarak bir konu, kavram ya da problem durumunun farklı açılardan ele alınarak anlamlı şekilde bir araya getirilmesi olarak düşünebilirsiniz. Böyle bir öğretim planlamasında çocukların farklı bilgi ve becerileri kazanmalarına da fırsat sağlayabilirsiniz.
“Disiplinler arası öğretim yaklaşımı” dediğimizde aklımıza gelen en iyi uygulama modellerinden biri, 1935 yılında kurulan Köy Enstitüleri’nin öğretim programlarıdır. Programlar, çocukların günlük yaşamda karşılaştıkları problemleri, öğrendikleri bilgileri kullanarak çözebilmelerini sağlayacak şekilde planlanmıştır. Çocuklar problemleri çözerken temel bir disiplinde öğrendikleri bilgileri farklı disiplinlerdeki konularla birleştirir. Örneğin matematik dersinde öğretilmesi hedeflenen “alan ve çevre hesaplamaları” konusu, bahçe ziraatı dersinde uygulamalı olarak işlenir. Aynı zamanda çocuklar sosyal bilgiler dersinin konusu olan sebze yetiştiriciliğini öğrenir ve üretimde verimliliği artırmanın yolları üzerine düşünür. Kısacası matematik dersinde temel alınan bir konu, fen ve sosyal bilimlerin farklı alan ve alt alanlarıyla bütünleştirilir. Bilginin bir araç olarak ele alındığı programda uygulamaya dönüşmeyen her bilgi, bir yığın olarak kabul edilir. Bu açıdan baktığınızda Köy Enstitüleri öğretim programı bu sayımızda ele aldığımız disiplinler arası öğretim yaklaşımının nasıl uygulanacağına dair bize bir örnek olmuş ve araştırmalarımıza fikir vermiştir.
Disiplinler arası öğretim nasıl planlanabilir ve uygulanabilir?
Öncelikle çocukların karşılaşabilecekleri problemleri düşünerek işe başlayabilirsiniz. Daha sonra bu problemi çocukların farklı derslerde öğrenecekleri kavram, yöntem ve bilgilerle ilişkilendirebilirsiniz. Başlangıç noktası bulmak her zaman kolay olmayabilir. Ancak “Bu akşam ne pişirsem? Bu hafta sonu ne yapsam?” diye düşündüğünüz anlık sorgulamaların içinde bile bütüncül bakış açısının olduğunu görebilirsiniz. Kısacası matematik bilgisinden kimyaya, sosyal bilimlerden felsefeye kadar uzanan bir örüntüyü içerdiğini görebilirsiniz.
Problemi ya da konuyu belirledikten sonra beyin fırtınası yapabilirsiniz. Konuyla ilgili olabilecek alt konuları belirleyebilir, bu konuların da hangi disiplinlerle ilişkili olabileceğini saptayabilirsiniz. Böylece belirlediğiniz problemi ya da konuyu değişik açılardan ele alabilirsiniz. Tıpkı matematik dersindeki “alan ve çevre hesaplamaları” gibi. Ortaya bunu yazdığınızda ilişkili olduğunu düşündüğünüz her bir bölümü de etrafında detaylandırabilirsiniz. Bir kavram haritası oluşturmak işinizi oldukça kolaylaştıracaktır.
Ardından her bir kavramın altındaki ayrıntıları da yazarak sistematik bir yapı oluşturabilir her bir disiplinde ortak olan ve olmayan durumları belirleyebilirsiniz.
Üçüncü aşamada alt alanlarda yapılacakları listeleyip nasıl uygulanacağına dair bir yöntem belirleyebilirsiniz. Örneğin çevre, enerji, boya, örüntü ve iklim başlayacağınız temel konu alanları olabilir. Altında belirleyeceğiniz problem ve bu problemin ilişkili konuları farklı alanları ve bu alanlarda farklı disiplinleri içerebilir. Hepsinin uygulama yöntemleri de birbirinden farklılık gösterebilir. Seçtiğiniz konunun, çocukların ne kadar ilgisini çekebileceğini, güncel ve gelecekteki ihtiyaçlarını karşılayıp karşılamayacağını, uygulamalar sırasında ne kadar aktif olabileceklerini düşünün. Uygulama sırasında hangi materyalleri kullanacağınız ve ne tür değerlendirmeler yapacağınız da oldukça önemlidir. Disiplinler arası öğretim yaklaşımına göre bir program oluşturmak zaman ve iyi bir planlamayı gerektirir.
Avantajları nelerdir?
Öğretim sırasında çocukların en çok sordukları sorulardan biri de “Öğrendiklerim ne işime yarayacak?” Çoğumuz bu sorunun yanıtını çocuklara vermeye çalışmışızdır. Öğrendiklerini günlük yaşantılarında nasıl kullanacaklarına dair önerilerde bulunmuşuzdur. Oysa disiplinler arası öğretim yaklaşımında çocuklar bu soruların yanıtlarını kendileri bulacaktır. Çocuklar öğrendiklerini uygulama sırasında birleştirme ve ilişkilendirme fırsatına sahip olacaktır. Bu, onları meslek seçimlerine kadar etkili olacak bir yola doğru götürecektir. Disiplinler arası çalışma sadece bir öğretim programı değildir. Çocukların bir yöntem ve beceri geliştirmesine, farklı fikirleri grup içinde tartışmalarına olanak sağlar.
Programla ilgili öneriler:
“21. yüzyılda öğrenen profili nasıl olmalıdır?” sorusuna yanıt olabilecek iyi bir çalışmayı disiplinler arası öğretim yaklaşımını temel alarak gerçekleştirebilirsiniz. Kuram ve uygulamanın yaşama nasıl geçirilebileceği üzerine düşünüp tasarımlar yapabilirsiniz. Fen ve sosyal bilim alanlarını kendi bakış açılarından inceleyebilir, karmaşık ve ilişkisiz gibi görünen sistemler arasında ilişki kurabilirsiniz.
Bir hikâyenin yarattığı merak, bir oyunun heyecanı, keyifle yediğimiz yiyecekler, gezdiğimiz gördüğümüz yerler ve kullandığımız araç gereçler gibi pek çok etki, disiplinler arası bir öğretim programının içeriğine dönüştü. Hazırladığımız bu içeriklerin de sizlere fikir vereceğini düşünerek paylaştık. Örnekleri inceleyebilir, kendi örneklerinizi geliştirebilirsiniz.
Konuyla İlgili Ders Planlarına ve Daha Fazlasına Ulaşmak İçin Dergiyi Satın Alabilirsiniz.
Kaynakça
Newell, W. H. (2001). A Theory of Interdisciplinary Studies, Issues In Integrative Studies, No. 19, pp. 1-25.
Palmer, J. A. (2001). Fifty Modern Thinkers on Education, New York: Routledge.
Vangelova, L. (2016). Career of the Month, The Science and Teacher, Volume 83, Issue 9, 51-52.
Yıldırım, A. (1996). Disiplinler Arası Öğretim Kavramı ve Programlar Açısından Doğurduğu Sonuçlar, Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 12: 89-94.